UNAS VE ÖLÜMSÜZLÜĞE YOLCULUK

Herkese merhaba tekrardan aşna ve vişnelerim .. 
Yazıların ardı kesilmeden tam gaz hızla bozmadan bu serüveni sizlere aktarmak istedim. 
Bir çok uygarlıklar Mısır , Çin , Hindistan ve bir çoğu hepsi tek bir ağızdan tek bir cümleyi tekrar ettiler. 
Bizler bu Dünya'ya defalarca defalarca kez geleceğiz daha öğrenecek çok şeyimiz var diyip ölümden sonra ki hayata inandılar. 
Mısır'lılar Ruha KA derlerdi. 
Ruhun eşsiz olduğunu ölmediğini farklı bedenlerde dolaştığını ve tekrar tekrar Dünya'ya geleceklerine inanırlardı.


Unas Piramidi Eski Krallık döneminin en küçük piramididir.  ve Sakkara'da  Zoser Prramid'nin tam yamacında yanında bulunur.
 Unas antik Mısır'ın 5. hanedanının son krallarından biriydi ve milattan önce 2380'den 2350'a kadar hüküm sürmüştü. 
Unas piramidi için barındırdığı Eski  Mısır dili'ne  ait ilk örnekler olarak kabul edilen piramit metinleri ile fazlasıyla ünlüdür.
Peki Unas'ı ve Unas Piramidi'ni bu kadar ilginç kılan şey ise , 
Unas’ın mezar odasının duvarlarında yazılı tam 283 adet dua bulunmakta. 
Bu dualarda, firavunun  öteki dünyada ‘akh’ olabilmesi, yani hiç batmayan kutup yıldızına ulaşabilmesi için neler yapması gerektiği ayrıntılı şekilde anlatılmaktadır. 
Unas’tan sonra başka firavunların mezar odalarında da bulunan ve arkaik dilde yazılmış olan bu metinler, aslında öteki dünyayla ilgili olarak birkaç değişik tablo çizmektedir.
 Bazı metinlerde, firavunun gideceği yer olarak yıldızlardan bahsedilmekte, bazılarında güneş tanrısı Re ile birlikte bir kayığa binerek gökyüzünde doğudan batıya doğru bir yolculuk yapacağı, diğer bazılarında ise (Re kimliğinden sıyrılmadan) yeraltı dünyasına geçerek Osiris’le birleşeceği ve ölümsüzlüğe kavuşacağı yazılıdır. 
Bu inanışlardaki ortak ve temel unsur ölen kralın kozmik bir yolculuk yaparak ruhsal bir yeniden doğuş yaşayacak olmasıdır. Bu metinlerden anlaşıldığı kadarıyla, güneş tanrısı Re’nin ‘duat’ta (öteki dünyada) geçirdiği 12 saat gibi, firavunun ruhu da her gece mezar odasına gelecek ve mezar odasının sol tarafına yerleştirilmiş olan taş lahitin içine girecektir. Bu lahit tanrıça Nut’un rahmini simgelemektedir. Kral’ın ‘ba’sı’ burada mumyasının içindeki ‘ka’sıyla birleşecek ve her sabah yeniden doğan güneş gibi, o da bu birleşmeden taze bir güç edinerek yeniden doğmaya hazır bir hale gelecektir.

Gece çöktüğünde Unas'ın ruhu mumyalanmış bedenine can verir , ve tehlikeli bir yolculuğa başlar.
 Ateş gölünü aşar , iblislerlerin ve yılanların gardiyanlık ettiği  yollardan ve kapılardan geçer. 
Kutsal büyüleri olmazsa kendisi yok olur, büyüler sayesin de yıldızlı semalara varabilir ve ebedi tanrılarla bulışabilir. 
Geceleri mezarından kalkar ,  ve yolculuğa başlar. Sürekli tekrar tekrar sonsuza kadar bunu yapar. 
Çünkü bunu yaparak , Güneş tanrısıyla bir olarak dünyayı daha iyi halde olması için kendisini bu sonsuz serüvene feda ettiği söylenir. ...
 

Yorumlar

Popüler Yayınlar